23 Ağustos'ta, teknolojik dünyada geniş bir dikkat çeken önemli bir haber yayınlandı. ABD Ticaret Bakanı Raimondo, ABD hükümetinin Intel'in %10 hissesine resmi olarak sahip olduğunu açıkladı. Bu karar, ABD'nin yarı iletken endüstrisindeki stratejik planlaması açısından önemli bir adım olarak görülüyor.
Lutnik, yaptığı açıklamada, bu anlaşmanın sadece Amerika'nın yarı iletken alanındaki liderliğini pekiştirmekle kalmayıp, aynı zamanda ekonomik büyümeyi teşvik edeceğini ve Amerika'nın teknolojik üstünlüğünü sağlamaya yardımcı olacağını vurguladı. Bu anlaşmanın sağlanmasındaki katkılarından dolayı Intel CEO'su Chen Liwu'ya özellikle teşekkür etti.
İntel tarafından yapılan açıklamaya göre, ABD hükümeti her bir hisse için 20,47 dolar fiyatla 433,3 milyon adet adi hisse satın aldı ve toplam yatırım tutarı yaklaşık 8,9 milyar dolar oldu. Dikkat çekici olan, bu fiyatın o dönemdeki piyasa fiyatının altında olmasıdır. Haber duyurulduktan sonra, İntel'in hisse fiyatı o gün kapanışta %5,53 artarak 24,8 dolara ulaştı ve işlem hacmi 4,785 milyar dolara çıktı.
Bu hareket, piyasalarda ABD hükümetinin gelecekte benzer eylemler gerçekleştirebileceği yönünde spekülasyonları tetikledi. Gelen haberlere göre, ABD diğer teknoloji şirketleriyle benzer anlaşmalar yapmayı düşünebilir.
Bu sefer ABD hükümetinin Intel'e yatırım yapma kararı, kuşkusuz küresel yarı iletken endüstrisi üzerinde derin etkiler yaratacaktır. Bu, sadece ABD hükümetinin yarı iletken endüstrisine verdiği önemi göstermekle kalmayıp, aynı zamanda gelecekte daha fazla hükümet ve teknoloji şirketi iş birliği modelinin ortaya çıkabileceğine de işaret etmektedir. Bu adımın diğer ülkeleri örnek alıp almayacağı ve küresel teknoloji rekabeti yapısını nasıl etkileyeceği, sürekli olarak dikkatle izlenmesi gereken konulardır.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
8 Likes
Reward
8
5
Repost
Share
Comment
0/400
GweiTooHigh
· 19h ago
Bu hükümet bu sefer kesinlikle zarar edecek.
View OriginalReply0
SmartContractPlumber
· 19h ago
Standart izin kontrol hatası geldi. Kamu ve özel sektör birleştiğinde, sahibi kim?
View OriginalReply0
LiquidityOracle
· 19h ago
Şaka mı yapıyorsun, sakin ol?
View OriginalReply0
LiquidityWitch
· 20h ago
devlet simyası yasak ritüeli başladı... karanlık sermaye havuzları silikon sırlarına akıyor *eldritch çayı yudumlar*
23 Ağustos'ta, teknolojik dünyada geniş bir dikkat çeken önemli bir haber yayınlandı. ABD Ticaret Bakanı Raimondo, ABD hükümetinin Intel'in %10 hissesine resmi olarak sahip olduğunu açıkladı. Bu karar, ABD'nin yarı iletken endüstrisindeki stratejik planlaması açısından önemli bir adım olarak görülüyor.
Lutnik, yaptığı açıklamada, bu anlaşmanın sadece Amerika'nın yarı iletken alanındaki liderliğini pekiştirmekle kalmayıp, aynı zamanda ekonomik büyümeyi teşvik edeceğini ve Amerika'nın teknolojik üstünlüğünü sağlamaya yardımcı olacağını vurguladı. Bu anlaşmanın sağlanmasındaki katkılarından dolayı Intel CEO'su Chen Liwu'ya özellikle teşekkür etti.
İntel tarafından yapılan açıklamaya göre, ABD hükümeti her bir hisse için 20,47 dolar fiyatla 433,3 milyon adet adi hisse satın aldı ve toplam yatırım tutarı yaklaşık 8,9 milyar dolar oldu. Dikkat çekici olan, bu fiyatın o dönemdeki piyasa fiyatının altında olmasıdır. Haber duyurulduktan sonra, İntel'in hisse fiyatı o gün kapanışta %5,53 artarak 24,8 dolara ulaştı ve işlem hacmi 4,785 milyar dolara çıktı.
Bu hareket, piyasalarda ABD hükümetinin gelecekte benzer eylemler gerçekleştirebileceği yönünde spekülasyonları tetikledi. Gelen haberlere göre, ABD diğer teknoloji şirketleriyle benzer anlaşmalar yapmayı düşünebilir.
Bu sefer ABD hükümetinin Intel'e yatırım yapma kararı, kuşkusuz küresel yarı iletken endüstrisi üzerinde derin etkiler yaratacaktır. Bu, sadece ABD hükümetinin yarı iletken endüstrisine verdiği önemi göstermekle kalmayıp, aynı zamanda gelecekte daha fazla hükümet ve teknoloji şirketi iş birliği modelinin ortaya çıkabileceğine de işaret etmektedir. Bu adımın diğer ülkeleri örnek alıp almayacağı ve küresel teknoloji rekabeti yapısını nasıl etkileyeceği, sürekli olarak dikkatle izlenmesi gereken konulardır.